Determining the appropriate number and distribution of emergency assembly points and temporary shelter areas to be used following a disaster, as well as their technical requirements and capacity to provide services is one of the most significant concerns of urban planning and disaster management. Disaster management studies were first implemented in Izmir in 1999 with the RADIUS (Risk Assessment tools for Diagnosis of Urban areas against Seismic Disasters) Project and were advanced with the Izmir Provincial Emergency Assistance Plan issued by the governorship in 2006. Emergency assembly points and temporary shelter areas were allocated in this plan. In addition, the İzmir Disaster Response Plan (IZAMP) and Turkey’s National Disaster Response Plan-İzmir (TAMP) were recently prepared by the Disaster and Emergency Management Authority (AFAD). According to IZAMP and TAMP, emergency assembly points have been determined, but temporary shelter areas have not yet been decided upon and published for all districts. In this study, earlier research studies that studied assembly points and temporary shelter areas in Izmir were examined. As a case study, the location and attributes of previously designated emergency assembly points in the Karşıyaka district and their consistency with national and international standards were analyzed. Striking examples at the neighborhood level indicate that emergency assembly points have been made unusable due to ownership and development plan changes, construction, and lack of coordination between institutions. Political, subjective, and incremental decisions made by central and/or local governments in the absence of disaster and emergency management and urban planning activities lead to increased disaster risk despite all of the existing scientific and strategic work on disaster preparation and recovery.
Keywords: Disaster response planning, emergency assembly points and temporary shelter areas; disaster management.Afet sonrası kullanılacak “Acil Toplanma Alanları” ve “Geçici Barınma Alanlarının” kent içindeki konumlarının belirlenmesi; bu alanların dağılımı, büyüklüğü ve altyapı özellikleri gibi yeterliliklerinin sağlanabilmesi, kent planlamanın ve afet yönetiminin en önemli konularındandır. Bu kapsamda İzmir’de afet yönetimi çalışmaları, ilk olarak 1999 yılında RADIUS Projesi kapsamında başlatılmış, Valilik tarafından 2006 yılında çıkarılan İzmir İl Acil Yardım Planı ile sürdürülmüştür. Bu planla İzmir’deki acil toplanma ve geçici barınma alanlarının yerleri de belirlenmiştir. Günümüzde ise Afet ve Acil Durum Yönetim Başkanlığı (AFAD) tarafından İzmir Afet Müdahale Planı (İZAMP) ve Türkiye Afet Müdahale Planı-İzmir (TAMP) hazırlanmıştır. Bu planlar kapsamında, İzmir’de ilçe bazında acil toplanma alanları yeniden belirlenmiş, ancak geçici barınma alanlarının belirlenmesi ile ilgili çalışmalar henüz tamamlanıp yayımlanmamıştır. Bu araştırmada İzmir’deki afet sonrası acil toplanma ve geçici barınma alanlarının tespitine yönelik yapılmış çalışmalar incelenmiş; örnek çalışma alanı olarak seçilen Karşıyaka İlçesi’nde AFAD tarafından belirlenen acil toplanma alanlarının konum ve niteliklerinin ulusal ve uluslararası standartlara göre uygunluğu incelenmiştir. Araştırmada mahalle düzeyinde verilen çarpıcı örneklerde mülkiyet ve imar durumu değişiklikleri, inşaat faaliyetleri ve kurumlar arası koordinasyon eksikliği gibi sebeplerle acil toplanma alanlarının işlevini yitirdiği görülmektedir. Afet ve acil durum yönetiminin ve kent planlamanın etkinliğinin sağlanamadığı durumlarda, merkezi ve/veya yerel yönetimler tarafından verilecek siyasi, parçacıl ve sübjektif kararların, afet konusunda yapılmış daha önceki tüm bilimsel/stratejik çalışmaların aksi yönde uygulamalara ve kentlerdeki afet riskinin artmasına neden olacağı değerlendirmesi yapılmıştır.
Anahtar Kelimeler: Afet müdahale planı, afet sonrası acil toplanma ve geçici barınma alanları; afet yönetimi.