Planlama Dergisi - Planning: 25 (3)
Cilt: 25  Sayý: 3 - 2015
EDITÖRYAL
1.
Editöryal
Yayýn Kurulu
Sayfa XI

GÖRÜÞ YAZISI
2.
TMMOB ÞPO Bursa Þubesi Üye Anketi Deðerlendirmesi
Gülçin Tunç
doi: 10.5505/planlama.2015.54264  Sayfa 0
Makale Özeti |Tam Metin PDF

3.
TRA1 Düzey 2 Bölge Planý (2014 – 2023); Planlama Süreci ve Kapsamý
Süleyman Toy
doi: 10.5505/planlama.2016.18189  Sayfa 0
Bölge planlarý Türk planlama tarihinde ilk defa; bölgesel ölçekte yerel katýlýmcýlýðý en yüksek düzeyde saðlayan ve önceleyen, Kalkýnma Ajanslarýnýn sorumluluk bölgelerinde, istihdam ettiði yüksek teknik kapasiteye sahip insan kaynaðý ile merkez, ilçe ve köy ölçeklerinde sahadan veri toplayarak gerçekçi bir mevcut durum analizi ile yerelin ihtiyaçlarý ve talepleri doðrultusunda hazýrlanan, uygulama boyutunda stratejik bir yaklaþýmla oldukça yetersiz de olsa kaynak aktarýmýndan ve planýn izleme ve deðerlendirmesinden yerel bir kuruluþun (Kalkýnma Ajansý) sorumlu tutulduðu planlardýr.
Toplam 26 Düzey 2 Bölgesinde Bölgesel Kalkýnma Ajanslarýnýn kurulmasý ile bu bölgelere ait planlarýn hazýrlanmasý süreci de hýz kazanmýþ ve bugün artýk ikinci nesil planlar da bu bölgeler için hazýr hale gelmiþtir
TRA1 Düzey 2 Bölgesi bahsi geçen 26 bölgeden biri olup Erzurum, Erzincan ve Bayburt illerinden oluþmaktadýr. Bölge ÝBBS sisteminin kabulünden sonraki ikinci plan tecrübesini de yaþamýþtýr. Bu çalýþma, planlama bölgesi olan TRA1 Düzey 2 Bölgesi için geniþ katýlýmla ve Kalkýnma Ajansý koordinasyonunda hazýrlanan ikinci bölge planý olan TRA1 Düzey 2 Bölge Planý (2014 – 2023)’nýn planlama süreci, plan yaklaþýmý ve bölgeye getirdiklerini vizyonu ve alt kýrýlýmlarý ile ele almakta ve Türkiye’de Bölge Planlarýnýn uygulamaya geçirilmesinin önündeki zorluklar deðerlendirilmektedir.

DERLEME
4.
Yaratýcý Endüstrilerin Yerel Ekonomilerdeki Önemi Ve Tasarýmýn Bu Endüstrilere Katkýsý
The Importance of Creative Industries in the Local Economy and The Contribution of Design to Creative Industries
Dilek Hocaoðlu
doi: 10.5505/planlama.2016.55265  Sayfalar 189 - 194
1990’larýn baþlarýnda Avustralya’da ortaya çýkan, ancak 90’larýn sonlarýnda Ýngiltere’de detaylý bir þekilde ele alýndýðý görülen yaratýcý endüstriler fikri, yeni iþ alanlarý yaratmak ve ekonomik büyümeyi saðlamak amacýyla gündeme gelmiþtir. Yeni dünya düzeninde artýk üretime dayalý bir ekonominin etkili olmadýðýný fark eden politikacýlar, yerel kalkýnma için yeni modeller geliþtirmeye çalýþmýþlar, bunun kaynaðýnýn da yaratýcý insanlar ve oluþturduklarý yaratýcý endüstriler olduðunu keþfetmiþlerdir (Florida, 2004; Scott, 2006; Landry, 2000; Hartley, 2005).
Avrupa Komisyonu tarafýndan ‘Yaratýcý Endüstriler ve Aktiviteler’ baþlýðý altýnda deðerlendirilen ‘tasarým’ ve ‘mimarlýk’, yaratýcýlýðýn ve dolayýsýyla yaratýcý insanlarýn yoðunlaþtýðý alanlardýr. Yapýlan araþtýrmalar sonucunda ortaya çýkan istatistikler yaratýcý endüstrilerin gayri safi milli hasýlanýn içinde diðer sektörlerin (yiyecek, içecek, tütün üretimi sektörü) yanýnda önemli bir yer tuttuðunu ve hýzlý büyüyen bir sektör olduðunu göstermiþlerdir.
Bu makalede öncelikle yaratýcý endüstrilerin dünyadaki geliþimi ve bugün ki durumu ele alýnacak, sonrasýnda yerel ekonomiler içerisindeki konumu deðerlendirilecektir.
The idea of creative industries was emerged in Australia in the early 1990s but appeared to be discussed in detail in England in the late 90s. This idea has come on the agenda in order to create new jobs and ensure economic growth. Some politicians have realized that the economy which was based on the manufacturing was no longer effective in the new world order. They have tried to develop new models for local development and they have also discovered that the creative people and the creative industries those people creates are sources of this development. ‘Design’ and ‘Architecture’ -that assessed under the title of ‘Creative Industries and Activities’ by European Commission- are the areas that creativity and therefore creative people are focused. The statistics obtained from this research showed that the creative industries have a remarkable portion in the gross national income among the other sectors (food, beverage, tobacco manufacturing sector) and they are also growing fast. In this paper, the development of creative industries and their current situation in the world will be covered in the first place, and then the position of creative industries in the local economy will be evaluated.

ARAÞTIRMA MAKALESI
5.
ENERJÝ VERÝMLÝLÝÐÝ TEMASININ TÜRKÝYE ÞEHÝR PLANLAMA SÝSTEMÝNE ENTEGRASYONU: Lapseki Kenti için bir Yaklaþým
INTEGRATION OF THE ENERGY EFFICIENCY THEME INTO THE URBAN PLANNING SYSTEM OF TURKEY: An Approach for the City of Lapseki
Serkan Sýnmaz
doi: 10.5505/planlama.2015.08370  Sayfalar 195 - 204
20. yüzyýlýn son çeyreðinden itibaren yükselen teknoloji ve kentleþmeye paralel olarak dünya enerji talebi giderek artmakta, enerji üretim ve tüketim süreçleri ekolojik sorunlarý beraberinde getirmektedir. 90’lý yýllardan itibaren, kentlerin ekolojik denge üzerindeki baskýsýnýn azaltýlmasý, daha verimli ve yaþanýlýr kentler için planlama yaklaþýmlarý ve çeþitli giriþimler (yeþil kent, ekokent, yaþanabilir kent, dijital kent, akýllý kent giriþimleri vb.) tasarlanmýþ ve kýsýtlý düzeyde hayata geçirilmiþtir. Geliþtirilen yaklaþýmlarýnýn tümünün ortak stratejisi “verimli enerji yönetimidir”. Yakýn geleceðin kentlerinin ‘verimli enerji yönetimi’ stratejisine göre biçimlenmesi için özellikle kentsel dönüþüm gerçeði parantezinde yerleþme fiziksel planlarýnýn "enerji verimliliði" yaklaþýmýna göre ele alýnmasý gerekmektedir. Bu kapsamda geliþtirilecek planlama süreci yükselen teknoloji ve kentleþme eðilimine paralel olarak, geliþme potansiyeli taþýyan, büyük ölçekli kentlere oranla sayýca oldukça fazla olan, beþeri, coðrafi sýnýrlarýný aþmamýþ “küçük ölçekli kentler”in saðlýklý geliþimi için önemli bir fýrsat ortaya koymaktadýr.

Bu makale "Küçük Ölçekli Yerleþmelerin Enerji Verimli Geliþimi" adlý araþtýrma projesinin temel sonuçlarý paylaþmaktadýr. Ayrýca çalýþmada fiziksel plan yapým sürecinde ele alýnmak üzere "enerji verimli deðerlendirme modeli" açýklanarak Çanakkale Boðazý'nda küçük ölçekli bir yerleþme olan Lapseki için modelin deneysel uygulamasý sunulmaktadýr.
Since the last quarter of the 20th century, demand for energy increases in the world and energy production and consumption processes bring ecological problems in parallel with emerging technology and urbanization. From the 90’s, attempts concentrated on reducing the pressure of cities on the ecological balance, planning approaches for more efficient and livable cities, various initiatives (green city, eco city, livable city, digital city, smart city initiatives etc...) have been tried and implemented in a limited level. The common strategy of all these planning approaches is “energy efficiency”. For remodeling of the cities of the near future according to this strategy, especially in the context of urban transformation, physical settlement plans should be dealt with according to the "energy efficiency" concept. In this context, the planning process to be developed reveals a significant opportunity for the healthy development of "small-scale cities" which did not go beyond the geographical and social boundaries and is outnumbered compared to large-scale cities having growth potential in parallel with emerging technology and urbanization.

This article shares the main results of research project named “Energy Efficient Development of Small Scale Settlements”. Furthermore, this study that is at the point of addressing on physical settlement plan construction process describes "energy-efficient evaluation model" and presents an experimental application in Lapseki which is a small-scale settlement in the Dardanelles.

6.
Ebeveynlerin Fiziksel Çevreye Yönelik Algýsýnýn Çocuklarýn Fiziksel Aktivite Düzeylerine Etkisi
The Effect of Perceived Physical Environment on Children’s Physical Activity
Gözde Ekþioðlu Çetintahra, Ebru Çubukçu
doi: 10.5505/planlama.2015.32932  Sayfalar 205 - 211
Son yýllarýn küresel ölçekte en önemli saðlýk problemlerinden birisi olan çocuklarda obezite ile mücadelede, fiziksel aktivite düzeylerinin artýrýlmasý gerektiði vurgulanmakta, ancak yapýlan çalýþmalar bu gerekliliðin karþýlanamadýðýný göstermektedir. Çocuklarda fiziksel aktiviteyi engelleyen birçok parametre üzerinde durulmaktadýr. Yapýlan çalýþmalar net bulgular içermese de bu parametrelerden birisi fiziksel çevre deðiþkenleridir. Bu çalýþmada, çocuklarýn fiziksel aktivite düzeylerini etkilediði ileri sürülen algýlanan fiziksel çevre özelliklerine odaklanýlmýþtýr. Özel bir spor okulunda basketbol ve yüzme dersleri alan 9–12 yaþ grubundaki 47 çocuk, konut yakýn çevresinde gerçekleþtirdiði farklý fiziksel aktivite þiddetlerinin belirlenmesi için, 7 gün boyunca akselerometre ve KKS aygýtý takmýþtýr. Algýlanan fiziksel çevre özelliklerini belirlemek için katýlýmcý çocuklarýn ebeveynleri, yaþadýklarý mahallenin destinasyon yoðunluðunu, güvenliðini, estetik deðerini ve aktivite olanaklarýn, yapýlandýrýlmýþ anket formu ile deðerlendirmiþtir. Çalýþmanýn istatistiksel bulgularý, çocuðun konut yakýn çevresinde gerçekleþtirdiði farklý þiddetlerdeki fiziksel aktivite düzeyinin, ebeveyninin komþuluk birimine yönelik algýsýndan etkilenmediðini göstermektedir. Örneðin mahallesini estetik ve güvenli bulmayan, mahallesindeki aktivite olanaklarýný ve destinasyon yoðunluðunu yetersiz bulan ebeveynlerin çocuklarý ile diðer ebeveynlerin çocuklarýnýn fiziksel aktivite düzeyleri istatistiksel açýdan farklýlýk göstermemiþtir. Ancak, mekansal algý ve aktivite düzeyi arasýndaki iliþkisizliðe yönelik herhangi bir genellemeye varýlmadan önce ilgili literatürdeki çalýþmalardaki bulanýk sonuçlar ve bu çalýþmadaki yöntemsel eksiklikler (sýnýrlý örneklem sayýsý ve mekansal algýnýn ölçümüne yönelik) dikkatle irdelenmelidir. Bu yönüyle bu araþtýrma, konu hakkýnda daha çok çalýþma yapýlmasýnýn gerekliliðini ortaya koymaktadýr. Ayrýca, çalýþmada birey davranýþýný izlemede kullanýlan yeni yöntem bundan sonraki çalýþmalara ilham verebilecektir. Çalýþmada tarif edilen yöntemin farklý mekanlarda farklý fiziksel aktivite düzeyine sahip bireyleri içeren daha geniþ örneklem gruplarýyla tekrar edilmesi yararlý olacaktýr. Çalýþmada uygulanan yöntemin mekansal davranýþý belirlemede, kentsel tasarým ve planlama disiplinlerinde kullanýlabilirliði tartýþýlmýþtýr.
Childhood obesity is one of the most important and global public health problems of the recent years. Although, to overcome increasing childhood obesity, increasing the physical activity levels is recommended. Yet, the scientific research showed that is not the case. Researchers have focused on many parameters that could prevent physical activity.,Although there is no clear evidence, it has been repeatedly claimed that, physical environment is one of the many parameters that could prevent or encourage physical activity. This study focused on perceived physical environmental parameters that were asserted as influential on children’s physical activity levels. 47 children who were engaged in a private sports school’s basketball and swimming classes wore accelerometer and GPS devices for 7 days to provide data on their activities. Parents were asked to evaluate their neighborhood’s destination density, safety, aesthetics and activity facilities by a survey. Thus, the perceived physical environmental variables were defined. The statistical findings showed that there are no statistically significant relation between children’s physical activity levels and perceived determinants of neighborhood. Methodological limitations regarding the sample size and evaluation of spatial perception may have produced this result. More research are on call. The influences of physical environmental characteristics on physical activities are not clear yet. To remove the lack of producing physical activity supportive spaces on urban design literature, it’s important to do research this topic with improved methodology and with a sufficient sample size. Besides, this new methodology could inspire future research on individual behaviors in urban space.

7.
Yer Seçimi Sürecinde Yeni Yerleþim Alanlarý Üretiminin Doðal Yapý ve Planlar ile Ýliþkisinin Yeniden Düþünülmesi - Küçükçekmece Ýlçesi – Atakent Mahallesi Örneði
Re-thinking the Relationship Between Natural Conditions and Plans in the Production of New Residential Areas in the Site Selection Process, Case study: Kucukcekmece – Atakent District
Ufuk Fatih Küçükali
doi: 10.5505/planlama.2016.70288  Sayfalar 212 - 226
Kalkýnma ve geliþme amacýyla 1950’li yýllardan bu yana Türkiye’de hükümetler tarafýndan alýnan sosyo-ekonomik kararlar fizik mekâna yansýmakta ve imar planlarý bu çerçevede yapýlmaktadýr. Ülkemizde bölge planlama kavramý henüz olmasý gereken içerik ve teknikte ele alýnmamýþ olmasý ve ülke genelinde tüm bölgelere iliþkin doðal kaynaklarýn ekolojik hassasiyetleri ve potansiyelleri ile sosyo-ekonomik fonksiyonlarýn birbiriyle uyumu veya uyumsuzluðunun saptanmasý için parametrik ölçütlerle analizinin yapýlmadan elde edilen çevre düzeni ve imar planlarý Bursa Ovasý, Adana Ovasý, Adapazarý Ovasý, Konya Ovasý, Güneydoðu Anadolu Havzasý gibi önemli doðal kaynak özelliklerine sahip ve tarýmsal potansiyeli yüksek su toplama havzalarýnda çeþitli içerikte çevresel sorunlarý yaratmaktadýr. Özellikle bölgelerin su toplama havzalarýnda ki þehirleþme olgularýný yöneten imar planlarýndaki arazi kullanýmý kararlarý havzalarýn jeolojik yapýsý, morfolojik özellikleri, iklim durumu, toprak özellikleri gibi faktörleriyle çeliþmektedir. Yeni yerleþim alanlarý üretiminde bu olgular Türkiye genelinde yaþandýðý gibi ayný zamanda Ýstanbul’da da yoðun olarak yaþanmaktadýr.

Araþtýrmada araþtýrma alanýnýn doðal yapý özellikleri yapýlaþmaya uygunluk açýsýndan irdelenmiþtir. Bunun yanýnda araþtýrma alaný için yapýlmýþ eski ve yeni planlar incelenmiþ; 1996, 2009 ve 2014 yýllarýnda Ýstanbul Büyükþehir Belediyesi (ÝBB) tarafýndan hazýrlanmýþ yüksek çözünürlüklü ortofoto görüntülerinden yararlanýlarak yerleþme alanlarýnýn deðiþimleri Coðrafi Bilgi Sistemi (CBS) teknolojisi ile üst üste çakýþtýrma yöntemi kullanýlarak (overlay) deðerlendirilmiþtir. Son olarak araþtýrma alanýnda yapýlan planlar ile güncel arazi kullanýþ arasýnda yaþanan kentsel çatýþmalar deðerlendirilmiþtir.
Social – economical decisions made by the Turkish governments since 1950s for the purpose of development reflect upon the physical space and zoning decisions are made within this framework. The fact that area planning concept has not been addressed with necessary content and technique so far in our country and environmental arrangement and zoning plans gains without analyzing on a parametrical scale the ecological sensitivity and potentials of natural resources related to all areas across the country and harmony or lack of harmony of their social – economical functions give rise to environmental problems with various contents in water catchment basins that have important natural resource features and high agricultural potential such as Bursa Plain, Adana Plain, Adapazarý Plain, Konya Plain, South Eastern Anatolia Basin. Land utilization decisions included in the zoning plans managing the urbanization phenomenon inside the water catchment basins of the areas conflict with the factors such as geological structure, morphological features, climate, and soil characteristics of basins. This phenomenon in the production of new residential areas is experienced in Turkey, also as intense as happened in Istanbul.

Natural features of the area in the study were examined for its suitability for construction. Besides, study area’s plans have been examined; prepared by utilizing the high resolution orthophotos in Istanbul Metropolitan Municipality in 1996, 2009 and 2014; changes in the residential area using Geographic Information Systems (GIS) technology with the overlay method were evaluated. Finally, conflict between the current urban land use and plans in the study area were evaluated.

8.
Biyokütle enerjisi Karacabey’in kýrsal kalkýnmasý için bir potansiyel olabilir mi?
Can biomass energy be a potential for rural development? A roadmap for Karacabey (Bursa)
Pýnar Balcý, Yiðit Evren
doi: 10.5505/planlama.2016.85047  Sayfalar 227 - 237
Yenilenebilir enerjinin önemi, enerjide dýþa baðýmlýlýðý azaltmasý ve çevreye verdiði olumsuz etkilerin en düþük seviyede olmasýndan dolayý giderek artmaktadýr. Yenilenebilir enerji türlerinden olan biyokütle enerjisinde kullanýlan hammadde, enerji tarýmý uygulamasý ile elde edilebilmektedir. Bu sayede, yerel kaynaklara dayalý olarak çevreyle dost yenilenebilir enerji üretimi gerçekleþtirilmekte, enerji tarýmý uygulamasý ile tarýmsal faaliyetlerde artýþ görülmekte ve böylelikle özellikle az geliþmiþ kýrsal karakterli çeper bölgelerde kýrsal kalkýnma desteklenebilmektedir. Bu çalýþmanýn amacý, biyokütle enerjisi, enerji tarýmý ve kýrsal kalkýnma iliþkisini Bursa Karacabey Bölgesi özelinde incelemektir. Makalede, Karacabey’in bu konuda sahip olduðu potansiyeller ortaya konulmakta ve kýrsal kalkýnma için oluþturulan bir yol haritasý sunulmaktadýr.
The importance given to renewable energy has been gradually increasing as it helps countries to reduce environmental pollution and their dependence on foreign energy. Raw materials used in biomass renewable energy are mainly obtained from the implementation of energy agriculture. In this way; local resources are used for the production of environment-friendly renewable energy, agricultural activities are stimulated and thus rural development can be reinforced in less developed peripheral regions. The aim of this study is to investigate the relationship between biomass energy, energy agriculture and rural development in Karacabey. For this purpose, the potentials of this rural region are studied and a road map for local development is presented.

KITAP ÝNCELEME
9.
Bir Baþkentin Anatomisi 1950'lerde Ankara
Zeki Kamil Ülkenli
doi: 10.5505/planlama.2016.51523  Sayfalar 238 - 239
Makale Özeti |Tam Metin PDF

LookUs & Online Makale