Planlama Dergisi - Planning: 23 (1)
Cilt: 23  Sayý: 1 - 2013
GÖRÜÞ YAZISI
1.
89 numaralý Üye Erden Eþit
89 numaralý Üye Erden Eþit
Ali Vardar, Ömer H. Kýral
doi: 10.5505/planlama.2013.22931  Sayfalar 1 - 5
Makale Özeti |Tam Metin PDF

2.
Turizmin Rehin Aldýðý Antik Kent ve Side Antik Limanýnýn Yat Limanýna Dönüþümü Üzerine
Turizmin Rehin Aldýðý Antik Kent ve Side Antik Limanýnýn Yat Limanýna Dönüþümü Üzerine
Mehmet Çubuk
doi: 10.5505/planlama.2013.35220  Sayfalar 6 - 11
Makale Özeti |Tam Metin PDF

DERLEME
3.
Dönüþüme gelene kadar konut politikasý neye dönüþtü? Ne yapmalý?
How Housing Policy of Turkey Has Been Converted Until Urban Transformation? And What Shall Be Done Next?
Musa Kýzýltepe
doi: 10.5505/planlama.2013.00710  Sayfalar 12 - 18
Makale Özeti |Tam Metin PDF

4.
Sürdürülebilir Kalkýnma için Yenilenebilir Enerji
Renewable Energy for Sustainable Development
Hatice Selcen Seydioðullarý
doi: 10.5505/planlama.2013.14633  Sayfalar 19 - 25
Bu çalýþmanýn amacý, ekonomik büyüme ve nüfus artýþý ile giderek artan yenilenebilir enerji gereksinimini sürdürülebilir kalkýnma perspektifinden ele alarak deðerlendirmektedir. Bu amaçla çalýþmada öncelikle sürdürülebilirliðin çok kýsa olarak ne olduðu, bunun paralelinde sürdürülebilir kalkýnmanýn ne olduðu üzerinde durulmaktadýr. Ayrýca devamýnda yenilenebilir enerji kaynaklarýna deðinilmekte; ikinci olarak sürdürülebilir kalkýnma ve yenilenebilir enerji arasýndaki iliþkiden bahsedilmektedir. Sonuç olarak buiki boyutun birbirini tamamlayýcý, etkileyici ve tetikleyici yönü ele alýnmaktadýr.
The aim of this study is to evaluate economic growth and population growth, increasing renewable energy requirement based on the sustainable development aspect. Due to this purpose; firstly, what sustainability is and what sustainable development is means are dwelled on briefly. In addition to more renewable energy sources are mentioned; secondly, the relationship between sustainable development and renewable energy is mentioned. Finally, these two topics are complementary, impressive and trigger addressed.

ARAÞTIRMA MAKALESI
5.
Hazýr Giyim Sektörünün Uluslararasý Üretim Coðrafyasýnýn Biçimlenme Dinamikleri ve Bu Dinamiklerin Ýstanbul’a Etkileri
Dynamics That Form the Geography of International Production of Apparel Industry and Effects of These Dynamics on Istanbul
Gülþen Pelin Olcay
doi: 10.5505/planlama.2013.58076  Sayfalar 26 - 34
Bu makalenin amacý, hazýr giyim sektörünün uluslararasý üretim coðrafyasýný biçimlendiren faktörleri incelemek, bu faktörlerin hangilerinin Ýstanbul’u nasýl etkilediðini araþtýrmaktýr. Bu amaçla, Ýstanbul’da yer seçmenin hazýr giyim firmalarýna sunduðu avantajlar ve dezavantajlar incelenmiþ, firmalarýn hangi sebeplerle Ýstanbul’u tercih ettiði ve hangi sebeplerle Ýstanbul’dan ayrýldýðý araþtýrýlmýþtýr. Çalýþma genel olarak ikincil verilere dayanmaktadýr. Ayrýca yazarýn hazýr giyim sektörünün uluslararasý tedarik zincirinin coðrafyasýndaki deðiþimleri ele alan doktora tezi kapsamýnda yaptýðý alan çalýþmasýnýn sonuçlarýndan da faydalanýlmaktadýr. Sanayi firmalarý 1950’lerden itibaren büyük ve ucuz arsa temin edebilmek için Ýstanbul’un dýþýna çýkmýþ; pazara, Ýstanbul’a ve nitelikli iþgücüne yakýnlýk ve ulaþýlabilirlik gibi faktörlerin etkisiyle Ýstanbul’un doðusuna ve batýsýna kaymýþtýr. Bu desantralizasyon süreci teþvik politikalarý ve yapýlan planlarla da desteklenmiþtir. 2000’li yýllardan itibaren de Ýstanbul’daki hazýr giyim firmalarýnýn bir bölümü iþgücünün ucuz olduðu ülkelere kaymýþtýr. Bununla beraber, 2009 TUÝK verilerine göre hazýr giyim firmalarýnýn %52’si Ýstanbul’da yer almaktadýr. Yapýlan araþtýrmalar göstermektedir ki Ýstanbul’da tekstil sektöründe faaliyet gösteren firmalarýn neredeyse %90’ý Ýstanbul’dan ayrýlmayý istememektedir. Zengin iþgücü havuzu, Ýstanbul’un sektörün önemli pazarlarý olan Asya ve Avrupa pazarlarý ile güçlü iliþkileri, hazýr giyim sektörüne girdi saðlayan firmalarýn Ýstanbul’daki ofisleri ve bu ofislerin sunduðu yüz yüze iletiþim avantajý Ýstanbul’u, yüksek maliyetlere raðmen, halen hazýr giyim sektörü için tercih edilen bir merkez yapmaktadýr.
The aim of this paper is to investigate factors that shape the international production geography of apparel industry and to search which of these factors effect Istanbul. For this aim, ad - vantages and disadvantages of being located in Istanbul for ap - parel firms as well as the reasons of why apparel firms prefer to stay in Istanbul or to move from Istanbul have been investigated. Paper is generally based on secondary data. In addition, some of the results of field research, which is being made by the writer for her PhD thesis to investigate changes on geography of in - ternational supply chain of apparel industry, have been used. Industrial firms have been moved away from Istanbul to find out larger and cheaper land since 1950’s. They have moved to east and west of Istanbul with the effects of factors i.e. accessibility as well as being close to market, Istanbul and skilled labour. This decentralization process has been encouraged by incentive policies and master plans. Some of the apparel firms in Istanbul moved to countries where labor force was cheaper in 2000’s. However, according to TUÝK statistics, %52 of apparel firms have still been located in Istanbul. The researches show that nearly %90 of firms operating in textile industry do not want to move away from Istanbul. Rich labor pool, strong relationship of Istanbul with Asian and European Market and face to face com - munication advantages presented by Istanbul offices of the firms that supply input make Istanbul a preferable center for apparel industry despite of the higher costs.

6.
Somut Olmayan Kültür Mirasýnýn Sürdürülmesi Ýçin Üç Sektörlü Bir Model: Ýstanbul Tarihi Kent Merkezi için ‘Kuyumculuk Mahallesi’ Önerisi
Safeguarding the intangible cultural heritage through a tri-sector model: the jewellery quarter in the Old City of Istanbul
Ayþe Nur Ökten, Yiðit Evren
doi: 10.5505/planlama.2013.03521  Sayfalar 35 - 44
Bu makalede Ýstanbul Tarihi Yarýmada’da, Kapalýçarþý ve çevresindeki hanlarda yoðunlaþmýþ ve o bölgenin kimliðini inþa etmiþ kuyumculuk zanaatinin kendi faaliyet alanýný ve mekanýný, tabandan gelen katýlýmcý bir modelle nasýl canlandýrabileceði konusu tartýþýlýyor. Yazýda, kuyumculuk sektöründeki küçük üreticilerin yoðunlaþtýðý bölge Kuyumculuk Mahallesi adýyla ele alýnýp; çok yönlü bir kentsel canlandýrma için buradaki sosyal sermaye üzerinden, çarþý dayanýþmasýnýn ve iþbirliðinin yollarý aranýyor. “Zanaat Eksenli Canlandýrma” adýyla sunulan bu modelde, söz konusu alandaki esnafýn yapý, ada veya bölge ölçeðinde çeþitli düzlemlerde örgütlenerek koruma, canlandýrma ve geliþme projelerinin insiyatifini üstlenmesine uygun bir ortam hazýrlamak için neler yapýlabileceði tartýþýlýyor. Bu baðlamda bölgede dayanýþma ve iþbirliðini yönetecek STK niteliðinde bir iþlemci kurum -Kuyumculuk Mahallesi Vakfý- öneri olarak sunuluyor. Bunun yanýsýra model, tabandan gelen canlandýrma politikalarýnýn kapsamlý olmasýný ve bölgede sosyal ve ekonomik geliþmeye öncelik verilmesini öngörüyor. Bu doðrultuda Kuyumculuk Mahallesi’nde sürdürerek canlandýrma stratejilerinin yönetileceði, ayný zamanda eðitim, kültür ve sanat etkinliklerinin gerçekleþtirileceði çok amaçlý bir merkez -Kuyumculuk Tasarým, Araþtýrma ve Kültür Merkezi- öneriliyor. Üçüncü olarak kiracý konumundaki zanaatkarýn da bölgedeki projelerde söz sahibi olmasýna olanak tanýyan bir düzenleme -Geniþletilmiþ Hak Sahipliði- model kapsamýnda tartýþmaya açýlýyor. Bu düzenleme ile bir yandan canlandýrma modelinin tabandan ivmeli kimliði güçlendirilirken, diðer yandan canlandýrma sürecinin etkisiyle bölgede yaþanabilecek olasý bir soyulaþtýrma dalgasýndan kiracý zanaatkarýn etkilenme riski azaltýlmýþ oluyor.
This paper discusses the possibilities of reviving the traditional craftsmanship in its original, historic location through a bottom-up approach. The jewellery production in the Old City of Istanbul is clustered in the Grand Bazaar (Kapalicarsi) and its vicinity where the crafts’ characteristics has been embedded into the built environment. The traditions of production and urban life are merged in this part of the Old City. Therefore, the authors designate this specific area as “the jewellery quarter” and propose a tri-sector regeneration approach through which the artisans in the area can safeguard their craft and place relying on the local social capital. In this context, this paper proposes an Artisan-led Regeneration Model which allows craftsmen to initiate regeneration projects at various scales while relying on institutional support and guidance of local jewellers. The model assumes that collaboration and solidarity can be orchestrated by a non-governmental organization such as the Jewellery Quarter Foundation. Furthermore, the model assumes that a bottom-up regeneration policy should be compresensive and give priority to social and economic development in the area. Thus, a multipurpose center is proposed to serve as the headquarters of the regeneration where artistic, cultural, social, and educational activities as well as spatial improvemens can be administered. The third proposition of the model is to introduce tenant artisans as one of the rightful stakeholders into the legal system concerning urban operations. Including the tenant artisans into the institutional structure would reinforce the grassroots character of the regeneration process and diminish the risk of gentrification.

7.
Katýlýmýn Yokluðunda Gezi'de Direniþ
Gezi Resistance in the Absence of Participation
Erhan Kurtarýr, Ayþenur Ökten, Tuba Ýnal Çekiç
doi: 10.5505/planlama.2013.58077  Sayfalar 45 - 51
Mekânsal geliþmeye yön veren proje ve planlar ayný zamanda kentlilerin temel haklarýný kullanmalarýna ve yaþam biçimlerine de yön verir. Böylesi plan ve projelerin karar alma süreçleri ise kentlilerin kendi yaþam alanlarýyla ilgili olarak kentlilik haklarýný, bir baþka deyiþle katýlým haklarýný nasýl kullandýklarýný yansýtýr. Planlama kurumumuzdaki katýlým sorunsalýný eleþtirel bir çerçevede düþünmek için Ýstanbul’daki deneyimler, özellikle Gezi deneyimi yararlý ipuçlarý sunmaktadýr. Kentsel muhalefet hareketinden doðan sivil direniþ deneyimi mekanýn giderek ne denli siyasallaþtýðýný ortaya koymuþtur. Kent planlamasý, planlama kurumu içindeki denetim süreçlerinin dýþýna çýkarýlmýþ, siyasilerin elinde iktidarýn toplumsal yaþamýn deðiþik alanlarýna müdahalesinin bir aracý haline gelmiþtir. Bu yaklaþým içinde bir dokunulmaza dönüþen “planlamaya katýlým” meselesi bu yazýnýn konusunu oluþturmaktadýr.
Projects and plans leading spatial development also leads and gives direction to citizens to use their fundamental rights and their life styles. Decision making processes of such plans also reflects the way how citizens can use their participation rights for their lives. Experiences from Ýstanbul and particularly from Gezi can serve for useful clues to think the participation problematic in our planning processes. Civil resistance and disobedience that has been arising from and urban movement has revealed that the space has been increasingly politicized. Urban planning has been out of control mechanism of the planning processes and become an intervention tool of politicians to use the power. At this point, participation to planning which has been defined as an “untouchable” has been put forth as the the main theme of this paper

LookUs & Online Makale