Journal of Planning - Planning: 23 (2)
Volume: 23  Issue: 2 - 2013
1.
“Mega Projeler ve İstanbul” Panelinin Değerlendirilmesi
Saadet Tuğçe Tezer
doi: 10.5505/planlama.2013.02996  Pages 53 - 56
Abstract |Full Text PDF

2.Manifestations of Neoliberal Urbanisation: The Case of Sulukule/Istanbul
Evren Tok, Melis Oguz
doi: 10.5505/planlama.2013.65265  Pages 57 - 66
Bu çalışma İstanbul’daki neoliberal mekanlara odaklanmakta, Sulukule ise çalışmanın ampirik odağını oluşturmaktadır. Neoliberalizmin hegemonik üstünlüğü toplumsal huzursuzluğa, itirazlara ve politik hareketlere yol acmaktadir. Sulukule örneği üzerinden muhafazakar/İslamcı bir yerel yönetimin neoliberal bir araç olarak kullandığı soylulaştırma süreci ile mekana sadece ekonomik bir müdahalede değil aynı zamanda kültürel bir müdahalede de bulunulduğu gösterilmeye çalışılacaktır. Bu çalışma, çoğunlukla geçimlerini eğlence sektöründen sağlayan ve dolasıyla muhafazakar politik kadrolarca hoş görülmeyen Çingenelerin ikamet ettiği düşük gelirli bir mahalle olan Sulukule´de yaşanan süreci analiz etmektedir. Bu çalışma, ekonomi, politika ve toplumsal çatlaklar ekseninde oluşan dinamiklere dikkati çekmekte ve neoliberalizm ile muhafazakar İslamcılığın rahatsız edici birleşimine karşı gelişen bir direniş ve mücadele hikayesini anlatmaktadır.
This study focuses on the spaces of neoliberalism in Istanbul and more specifically Sulukule neighborhood constitutes its empirical focus. The hegemonic ascendancy of neoliberalism encounters contestations and social unrest, political mobilizations across the world. Through the case of Sulukule (Istanbul, Turkey), our aim is to illustrate how gentrification as a neoliberal instrument utilized by a conservative/Islamist local government intervene the urban space not only for economic purposes but also culturally. This study analyzes this process, which went through in Sulukule, a former low-income neighborhood, mainly inhabited by a Gypsy community, sustaining livelihoods through an historically created entertainment culture, which was not welcomed by the conservative political cadres. This study turns the attention to the dynamics generated at the interstices of economy, politics and society, and delivers a tale of resistance and contestation to the uneasy marriage between conservative Islamism and neoliberalism.

3.
Şikago Okulu Kent Kuramı: Kentsel Ekolojik Kuram
Gencay Serter
doi: 10.5505/planlama.2013.98608  Pages 67 - 76
Chicago Okulu, 20. yüzyılın başından 1950’lere kadar süren süreç içerisinde geliştirdiği yöntem ve çalışmalar ile şehircilik içerisinde özgün ve öncü bir konuma sahip olmuştur. Kendi dönemi içerisinde yapılan tüm kent çalışmalarında etkisi bulunan Chicago Okulu daha sonraki süreçte geliştirilen kent kuramlarının hemen hemen hepsinde kendisine referans verilen bir konumda olmuştur. Chicago Okulu hem kent bilim içerisinde hem de sosyoloji alanında yepyeni bir dönemin başlangıcını temsil etmiş, kent ve kentliyi hem sosyolojinin hem de kent bilimin gündemine sokmuştur. Ancak Amerika kıtasında olgunlaşan bu yaklaşım barındırdığı çerçeve ile Avrupa’da Frankfurt Okulu’nun temsil ettiği Marksist yaklaşımdan kökten bir kopuşu da temsil etmiştir. Bu anlamda bu makale içerisinde bir yandan Chicago Okulu’nun geliştirdiği yöntemin ortaya çıkışındaki özgün koşullar ortaya konulduktan sonra Chicago Okulu’nun kent sosyolojisi alanında ürettiği yaklaşımlar (Ekolojik Yaklaşım - İnsan Ekolojisi, Kültüralist Yaklaşım - Bir Yaşam Biçimi Olarak Kentlileşme) incelenmiş ve bu yaklaşımları besleyen ideolojik arka plan ve bu arka planın dayandığı düşünsel kökler ortaya konulmaya çalışılmıştır. Makale içerisinde Chicago Okulu’na yöneltilen eleştirilerle birlikte okulun geliştirdiği yöntemin yeterliliği ve kapsayıcılığı tartışılırken diğer yandan 1970’lerden itibaren yepyeni bir çerçeveye bürünen kent çalışmalarının tarihsel süreç içerisindeki gelişim serüveninde Chicago Okulu’nun taşıdığı özgün yer ortaya konulmaya çalışılmıştır.

4.Housing Production From a Humanistic Point of View: The Issue of ‘Other Actors’
Anlı Ataöv
doi: 10.5505/planlama.2013.24633  Pages 77 - 82
Bu makale konut üretiminin insancıl bir yaklaşımla ele alınması gerekliliği temelinden yola çıkarak, bu sürecin aktörlerin katılımı ile yürütülmesini savunmaktadır. Bunun için, önce katılım olgusuna nereden bakıldığı ve neden yaşamsal olduğu üzerinde durulmaktadır. Daha sonra, bağlamsal ve süreçsel şartlara göre uyumlanma ihtiyacı ile birlikte genel olarak kabul edilebilecek uygulama adımlarını sunmaktadır. Makale Ankara’nın tarihi kent merkezinde uzun yıllardır koruma statüsünde olan konut mahallesinde ilgili aktörler ile başlatılan iyileştirme sürecinin sunuşu ile devam etmektedir. Bu bağlamda, projenin gerçekleştiği dönemki adı ile İstiklal Mahallesi’nin iyileştirilmesi Katılımlı Eylem Araştırması (KEA) yaklaşımı ile bir toplumsal değişim süreci olarak yürütülmüştür. Bu araştırma yaklaşımı mahallenin çocuklarının, kadınlarının ve mahallelilerin çeşitli diyalog ortamlarında sistematik olarak geleceklerini planlamalarına ve değişim için adımlar atmalarına imkan vermiştir.
This article argues for the involvement of all actors of interest in the process of housing production on the basis of the need to undertake such a process from a humanistic point of view. To do that, the article, first, discusses the approach that enhances the notion of participation, and secondly, addresses the reasons behind the essentiality of participation. Furthermore, it presents the workable phases of a participatory process in housing production that is subject to change when needed with respect to the procedural and contextual characteristics and dynamics of the setting in which the process takes place. The article continues with a presentation of a participatory rehabilitation process conducted in the historic residential neighborhood of the Ankara city center with the involvement of interest groups. The process, which took place in the Istiklal Neighborhood, adopts the Participatory Action Research (PAR). This inquiry approach allows the intervention to be undertaken as a social change process, and thereby, permits the neighborhood children, women and residents to be systematically engaged in the formulation of their future and steps for change through a variety of dialogical settings.

5.Civilizing the Kurdish Population of Ayazma: Ayazma / Tepeüstü Urban Transformation Project -Küçükçekmece Istanbul
Cihan Uzunçarşılı Baysal
doi: 10.5505/planlama.2013.88597  Pages 83 - 94
Küçükçekmece Ayazma-Tepeüstü kentsel dönüşümü, İstanbul’un ilk geniş kapsamlı kentsel dönüşüm projesi olduğu gibi aynı zamanda homojen büyük bir nüfusun toplu olarak yeniden iskân edildiği ilk projedir. Çoğunluğu Ayazma’dan, 1440 aileden oluşan 7800 kişilik bir nüfusu etkilemiştir. Kentsel dönüşüm projesi, Ayazmalıların sadece yaşam alanlarını değil, büyük kentte tutunabilmek için kurdukları düzenlerini ve yaşamlarını da darmadağın eder. Bezirgânbahçe’deki ekonomik koşullar ve site yaşamının dayattığı şartlardan dolayı aralarındaki dayanışma ve sosyal ilişki ağları çözülür; dahası, site düzeninin kısıtlı kamusal alanlarında ve baskıcı ortamında, topluca gerçekleştirdikleri kültürel pratiklere de olanak yoktur; elverişsiz koşullar altında atomize bireyler olurlar. Bu çalışmada, gecekondu nüfuslarının yaşam pratiklerine uymayan ve söz konusu Kürt bir nüfus olduğundan sosyal ve kültürel birçok pratiği de imkânsız kılan; dolayısıyla, mağduriyet ve ihlallere sebebiyet veren TOKİ konutlarındaki yaşam pratikleri, Ayazmalılar örneğinde mercek altına alınacaktır. Yerel yönetimce önce damgalanan, yerlerinden edilen ve birbirlerinden kopartılan Ayazmalılara, yeniden iskân ertesinde ‘medenileştirme’ projesi olarak dayatılan apartman yaşamı diktesi ve sonuçları incelenecek ve yerel yönetimin gerçek amacı masaya yatırılacaktır.
Ayazma/Tepeüstü urban transformation project in Küçükçekmece (2004-2007) happens to be the first and the largest urban transformation project implemented in Istanbul so far. It is also the first project targetting a homogenous population. It impacted the lives of 1440 familes, a populaton of about 7800 persons, mainly from Ayazma. Ayazma and Tepeüstü neighbourhoods were ‘’cleansed’’ for regeneration and opened up to developers for prestigious projects while the inhabitants composed mainly of the urban poor were subjected to forced evictions and displacement from their decades old settlements, encountering serious economic deprivations, violations of social and cultural rights and psychological traumas engendered by the relocation.
The study is based on a research conducted in the relocation site betweeen October 2008-February 2009, almost 2 years after the relocation. In depth interviews were carried out with 75 persons, comprising mainly relocated residents in Bezirganbahçe Mass Housing Administration (TOKI) blocks. Some NGO representatives, civil servants and officials from the municipality were also interviewed.
The study focuses on the social, cultural and psychological aspects of the project which disregarded the distinctive culture, tradition and custom of the Kurdish community and the social engineering mechanisms imposed through ‘’civilization’’ projects named ‘’How to live in an apartment-building’’. Hostilities between ethnic groups and polarization in the relocation site were other findings of the study. The study also discloses the criminalization of the urban poor (and minorities) as a legitimization tool to intervene into urban space.

6.Neo-Liberal Urban Politics in the Historical Environment of İstanbul - The Issue of Gentrification
Ayşegül Can
doi: 10.5505/planlama.2013.79188  Pages 95 - 104
Bu makale yenileme ve dönüşüm projeleri odaklanırken aynı zamanda İstanbul’un tarihi mahallelerinde neoliberal kentsel politika açısından soylulaştırma kavramını araştıracaktır. Neoliberal kentsel politikalar, tarihi mahallelerde, kentsel yenileme ve soylulaştırma sürecini nasıl etkiler? Kentsel dönüşüm, yenileme projeleri ve soylulaştırma süreçleri arasındaki karmaşık ilişkiler ve buna ek olarak neden bazı durumlarda soylulaştırma yenileme dönüşüm projelerini takip etmekte olduğu araştırılacaktır. Bu noktaları anlamak için, Türkiye ekonomi ve konut sistemindeki değişiklikler ve bu dinamiklerin İstanbul üzerindeki etkileri incelenecek ve bu bölümde, özellikle İstanbul’un tarihi soylulaşmış semtleri önem kazanacaktır. 2000’li yıllardan önce soylulaştırma sürecinin konut piyasası üzerinden gerçekleşmesi, ancak 2000’li yıllarla berbaer bu dürecin daha çok devlet eliyle yapılan kentsel projelerle gelişiyor olması araştırmanın önemli konularından biridir.
This paper will focus on the renovation and regeneration projects, and also on the gentrification concept in regards to neoliberal urban politics in the historic neighbourhoods of Istanbul. How neoliberal urban politics affect the process of urban renovation and gentrification in historic neighbourhoods? Examining the diverse and complex relationships between regeneration, renovation projects and gentrification processes and in addition to these, one of the main aspects of the present study is to understand why in certain cities gentrification occurs after renovation and regeneration projects. To investigate these points, changes in Turkish economic and housing system will be studied to understand the dynamics that affect Istanbul. In this part, also, a particular attention will be provided to the gentrified neighbourhoods in the historic part of Istanbul. Before the 2000s, gentrification through private housing market was the case in Istanbul, but from the 2000s state-led gentrification started to become more common. The reason behind the increase of state intervention and involvement in gentrification from the 2000s will represent a key aspect to investigation.

LookUs & Online Makale