The Slow City movement, emerged in Italy in 1999, to increase the recognition of cities and ensure local sustainable development. The Slow City title is used as a tool for increasing the recognition of cities, development of tourism and boosting competitiveness. However, increasing recognition and the number of tourists can lead to changes in urban space and land use that contradict the slow philosophy. These cities are faced with threats such as migra-tion, construction on agricultural and natural areas, sprawl beyond the original urban pattern, increased number of tourists, lack of transportation and infrastructure and increasing vehicle traffic, culminating in departure from the Slow City criteria. Therefore, Slow Cities need a road map in order to combat these pressures and have to create a retrospective improvement paradigm to ad-dress the negative urban activities that have been implemented. This study investigates the impacts of increased recognition on urban space in Sığacık neighborhood of Seferihisar, which is the first Slow City of Turkey. Changes in urban land use following the acquisition of the Slow City title are analyzed in association with the local values and increasing migration and tourism pressure is discussed within the scope of slow philosophy and criteria. In the study, a scoring system was applied with slow city criteria. The study proposes planning approaches that aim to improve the Slow City affiliation processes by revealing the conflicts and threats that arise in urban space following increased international recognition of cities that are branded as a Slow City.
Keywords: Planning, Seferihisar; Sığacık; Slow City; urban conservation.Sakin Şehir hareketi, kentlerin tanınırlığını artırmak ve yerel sürdü-rülebilir kalkınmayı sağlamak amacıyla 1999 yılında İtalya’da ortaya çıkmıştır. Sakin Şehir unvanı günümüzde kentlerin tanınırlığının art-ması, turizmin gelişmesi, rekabet gücünün desteklenmesi için bir araç olarak kullanılmaktadır. Ancak artan tanınırlık ve turist sayısı, kentsel mekân ve arazi kullanımında sakinlik felsefesiyle çelişen de-ğişimlere de sebebiyet verebilmektedir. Bu kentler göç, tarım alan-ları ve doğal alanlar üzerinde yapılaşma, özgün kent dokusundan uzak yapılaşmanın yaygınlaşması, turist sayısının artması, ulaşım ve altyapı eksikliği ve araç trafiğinin artması gibi tehditlerle de kar-şı karşıya kalmakta ve Sakin Şehir kriterlerinden uzaklaşmaktadır. Dolayısıyla Sakin Şehirler, baskılarla mücadelede edebilmek için yol haritasına ihtiyaç duymakta ve hayata geçmiş olumsuz kentsel fa-aliyetler için de geriye dönük bir iyileştirme paradigması yaratmak zorunda kalmaktadır. Bu çalışma, Türkiye’nin ilk Sakin Şehri olan Seferihisar’ın Sığacık mahallesinde, artan tanınırlığın kentsel mekân üzerindeki etkilerini incelemektedir. Sakin Şehir unvanından sonra kentsel arazi kullanımında meydana gelen değişiklikler yerel değer-lerle ilişkilendirilerek, artan göç ve turizm baskısı sakinlik felsefesi ve kriterleri kapsamında tartışılmaktadır. Çalışmada Sakin Şehir kriterleri ölçüt sistemiyle bir puanlama yapılmıştır. Çalışma, Sakin Şehir markası ile kentlerin uluslararası düzeyde tanınırlığının artma-sı sonucunda kentsel mekânda ortaya çıkan çelişkileri ve tehditleri ortaya koyarak Sakin Şehir üyeliği süreçlerinin iyileştirilmesini he-defleyen planlama yaklaşımları önermektedir.
Anahtar Kelimeler: Planlama, Seferihisar; Sığacık; Sakin Şehir; kentsel koruma.